VERGI TASLAGINA GENEL BAKIS
Dr. A. Bumin Dogrusöz
Dünya Gazetes, 24.10.2019
Geçen
yazimda vergi mevzuati ile ilgili bir kanun teklifi taslagindan söz etmis ve bu
taslakla getirilmesi düsünülen “degerli konut vergisi”ni irdeleyerek
aktarmistim. Bu yazimda da söz konusu Taslagin içerigini, ayrintili
irdelemesini geslecek yazilarima birakarak genel olarak aktarmak istiyorum.
Taslakla “digital hizmet vergisi” adi
altinda yeni vergi daha ihdas edilmektedir. Hemen hemen herkesi ilgilendirecek
bu verginin konusu su sekilde belirlenmis:
a) Dijital ortamda sunulan her türlü reklam hizmetleri
b) Sesli, görsel veya dijital herhangi bir
içerigin (bilgisayar programlari, uygulamalar, müzik, video, oyunlar, oyun içi
uygulamalar ve benzerleri dahil) dijital ortamda satisi ile bu içeriklerin
dijital ortamda dinlenmesine, izlenmesine, oynanmasina veya elektronik
cihazlara kaydedilmesine veya bu cihazlarda kullanilmasina yönelik dijital
ortamda sunulan hizmetler,
c) Kullanicilarin birbirleriyle etkilesime
geçebilecekleri dijital ortamlarin saglanmasi ve isletilmesi hizmetleri
(kullanicilar arasinda bir mal veya hizmetin satilmasina veya satilmasinin
kolaylastirilmasina yönelik sunulan hizmetler dahil).
d) bu hizmetlere yönelik dijital ortamda
verilen aracilik hizmetleri.
Ilgili
vergilendirme döneminde elde edilen hasilat üzerinden % 7,5 oraninda alinmasi
öngörülen bu verginin mükellefi digital hizmetleri verenler seklinde
belirlenmekle birlikte, söz konusu verginin yansitilabilir olmasi nedeniyle
neticede tasiyicisi bu hizmetlerden yararlanan bizler olacaktir.
Taslak
Gelir Vergisi Kanununda da önemli degisiklikler öngörüyor.
Ancak
Taslak metin, tam olarak tedvin teknigine göre hazirlanmamis bir metin. Örnegin
bir maddede Gelir Vergisi Kanununun 103. Maddesindeki tarife degistirilirken,
izleyen maddede Kanunun 18. Maddesinde yapilmasi öngörülen degisiklik düzenleniyor.
Her halde taslak, tasariya dönüstürülürken bunlar da düzeltilecektir.
Gelir
Vergisi tarifesi de degisiyor. En düsük oran yine yüzde 15 iken en yüksek oran
1 milyon lirayi asan gelirler için % 45 olarak belirlenmis durumda. Ancak bu
oranlar ve dilimleri, yasama sürecinde büyük ihtimalle gözden geçirilecektir.
Telif
kazançlari istisnasina sinir getiriliyor. Bu istisna kapsaminda elde edilen
kazançlarin 500.000 lirayi asmasi halinde, kazanç istisna kapsaminda kaliyor.
Ancak burada da taslagin gözden geçirilmesi gerekiyor. Çünkü, asan kisim degil,
tamami vergiye tabi oluyor ki bu da adaletsiz bir sonuç. Öte yandan sinirin
geçilmesi halinde, özel bir vergileme düzeni kurulmadigi için, defter tutma,
beyanname verme, geçici vergi ödeme vb. tüm yükümlülükler dogacak gibi
görünüyor. Örnegin bir yazarin kasim ayinda siniri geçmesi halinde iki ay için
mükellef olmasi gerekebilecek.
Birden
fazla isverenden alinan ücretlilerin beyanname verme kosullari
karmasiklastirilirken, tek isverenden alinan ücretlerin vergilendirilmesinde
ücretin 500 bin Lirayi asmasi halinde yillik beyanname verme zorunlulugu
getiriliyor. Bu beyanname verginin nasil çikacagini anlamak mümkün olmamakla
birlikte, Kanunun 89. Maddesindeki indirimler dolayisiyla iade çikacagi
muhakkaktir. Taslak bu suretle yüksek ücreti vergi iadesi ile ödüllendiriyor.
Bu kadar yüksek ücret geliri olmama hali ise cezalandirilmis oluyor. Taslagin
gerekçesi olmadigi için buradaki mantigi ve sosyal adaleti çözebilmis degilim.
Öte
yandan personele toplu tasima için ödeme yapilmasi halinde, ücret istisnasi
öngörülüyor ki bu husus zaten uzun zamandir bir ihtiyaç olarak vurgulaniyordu.
Vergiye
uyumlu mükellef indiriminde belli esneklikler getirilerek uygulama
rahatlatiliyor. Indirimin uygulanacagi ve önceki iki yilda beyannameleri
süresinde vermis olma ve vergileri ödemis olma kosulu kaldiriliyor. Indirimin
uygulanacgi tarih itibariyle borçlu olmama yeterli görülüyor. Böylece
beyannamesini süresinde vermeyen veya vergisini süresinde ödemeyen de uyumlu
mükellef oluyor.
Sporcularin
vergilendirilmesinde elestirilen % 15 stopaj orani, % 20’ye çikiyor.
Sporcularinin gelirinin 500 bin lirayi asmasi halinde yillik beyanname
getirilmesi öngörülüyor.
Kurumlar
vergisi orani ise finans sektöründeki sirketler hariç olmak üzere diger
kurumlar için kademeli olarak düsürülüyor. Oran 2020 yili için % 20 izleyen
yillar için % 18 seklinde belirleniyor. Ancak
finans sektörünün esitlik savi ile konuyu Anayasa Mahkemesine tasimasi halinde,
Mahkemece esitligin saglanmasi ihtimali yüksek.
Tasitlarin
amortisman ve giderleri ile ilgili önemli sinirlamalar var. Onlar da gelecek
yazimda.