Mücbir sebepler ve mükellef haklari
DÜNYA
GAZETESI 8.11.2016
Vergi
Usul Kanunu'nun 13'üncü maddesinde;
“1.
Vergi ödevlerinden her hangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede
agir kaza, agir hastalik ve tutukluluk,
2.
Vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak yangin, yer sarsintisi ve
su basmasi gibi afetler,
3.
Kisinin iradesi disinda vukua gelen mecburi gaybubetler,
4.
Sahibinin iradesi disindaki sebepler dolayisiyla defter ve vesikalarinin
elinden çikmis bulunmasi gibi haller”, mücbir sebep halleri olarak
düzenlenmistir.
Ayni kanunun 15'inci maddesinde ise, 13'üncü maddede yazili mücbir sebeplerden
herhangi birinin bulunmasi halinde, bu sebep ortadan kalkincaya karar sürelerin
islemeyecegi, tarh zaman asiminin islemeyen süreler kadar uzayacagi, bu hükmün
uygulanmasi için mücbir sebebin malum olmasi veya ilgililer tarafindan ispat
veya tevsik edilmesi gerektigi kurala baglanmistir.
Kanunun
13. maddesinde mücbir sebep halleri düzenlenirken, yukarida metnini de
aktardigimiz madde sonunda “gibi haller” denilmek suretiyle maddede sayilan
hallerin tahdidi olmadigi, benzer haller de dâhil edilerek kapsamin
genisletilebilecegi kabul edilmistir.
Mücbir
sebebin kapsaminin yorum yoluyla genisletilmeye elverisli oldugu gerek
doktrinde gerekse idari ve yargi anlayislarinda kabul edilmekle birlikte,
uygulama alani konusunda gerek idari gerek yargi anlayislarinda daha tutuk
yorumlara rastlanilmaktadir.
Bu
gün bu konuyu ele almamizin nedeni, bir sirketin temsile yetkili kisisinin
"kronik venöz yetmezlik” sebebiyle istirahatli olduguna dair is göremezlik
raporunun bulunmasi sebebiyle uzlasmaya geç müracaat etmesi, idarenin talebi
süre asimi dolayisiyla ret etmesi ve konunun yargiya tasinmasi dolayisiyla
olusan bir yargi kararidir.
Davayi
degerlendiren Izmir 1.Vergi Mahkemesi 12.12.2013 gün ve E:2013/690, K:2013/2232
sayili karariyla; “uzlasma basvurusunun seçimlik bir hak oldugu, bu yol
seçildigi takdirde ihbarnamelerin teblig tarihinden itibaren otuz günlük süre
içerisinde kullanilmasi gerektigi, davaci tarafindan adina re'sen salinan cezali
vergilere karsi otuz günlük dava açma süresi içerisinde dava açilmadigi,
uzlasma basvurusunun da bu süre geçirildikten sonra yapildigi, Vergi Usul
Kanunu'nun 13'üncü maddesinde, vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine
getirilmesine engel olacak derecede agir hastalik halinin mücbir sebepler
arasinda sayildigi, basvuru süresinin kaçirilmasina, davacinin kanuni
temsilcilerinden olan yönetim kurulu baskaninin hastaligi neden gösterilerek
buna iliskin saglik raporu ibraz edilmis ise de seçimlik bir hak olan uzlasma
müessesesine basvuru süresinin hesabinda mücbir sebebin dikkate alinmasinin
hukuken mümkün bulunmadigi” davayi reddetmistir.
Bu
ret karari, Danistay 3. Dairesi’nin E. 2014/4788 K. 2015/510 sayi ve 5.2.2015
tarihli Karari ile ve (1’e 4) oy çoklugu ile onanmistir.
Danistay’in
onama karari, önceki içtihatlar ile uyumludur. Yargi anlayisi uzun zamandir
mücbir sebep müessesesinin mükellef haklarini kapsamadigi ve vergi ödevlerine
iliskin bir müessese oldugu yönündedir.
Mücbir
sebep müessesesi, Idari Yargilama Usulü Kanunu’nun dava açma süreleri ile
ilgili olarak da yargi nezdinde irdeleme konusu olmus ve içtihatlar, Vergi Usul
Kanunu’nda yazili mücbir sebeplerin dava açma süresini etkilemeyecegi yönünde
olusmustur.
Bu
sonuç ve degerlendirmeler belki, Vergi Usul Kanunu ve Idari Yargilama Usulü
Kanunu karsisinda normal karsilanabilir. Ancak mücbir sebep içerisinde bulunan
mükellef ve vergi sorumlularini, uzlasma, yargi yoluna basvurma gibi kanunlarda
düzenlenmis mükellef haklarindan mahrum etmek, hem hakkaniyetle hem de mükellef
haklari kavrami ile bagdasmamaktadir.
Bu
nedenle, Vergi Usul Kanunu yeniden yazilmaya çalisilirken, bu konunun da
mutlaka degerlendirilmesi gerekmektedir.