IHB’YE KARSI DAVA AÇMAK
Dünya
Gazetesi 19.1.2017
Hem
Anayasa’nin 2. maddesinde vurgulanan hukuk devleti olmanin geregi hem de
Anayasa’nin 125. maddesinin açik hükmü sonucu, idarenin her türlü eylem ve
islemine karsi yargi yolu açiktir. Bu düzenlemelerin dogal sonucu olarak, birer
idari islem niteliginde olan vergilendirme islemleri de yargi denetimi disinda
tutulamaz. Nitekim ikmalen ve re’sen yapilan tarhiyatlari ilgilisine (mükellefe
veya vergi sorumlusuna vb.) teblig eden “vergi/ceza ihbarnameleri de bu
kapsamda vergi mahkemesinde dava konusu edilebilirler.
Ihbarnameler
aleyhine açilan davalarda verilen kararlarin büyük çogunlugu “kabul”, “ret”
veya kismen kabul/kismen ret” seklinde olusmaktadir. Konumuz disinda kalan
baskaca karar tipleri de hiç süphesiz vardir.
Mükelleflerin
davalarinin tamamen veya kismen reddedilmesi halinde, karara karsi istinaf
yoluna basvuru haklari vardir. Ancak bu sekilde verilen kararlara karsi istinaf
yoluna gidilmesi, islemin icrasini durdurmaz. Icranin durmasi için istinaf
mahkemesinden yürütmenin durdurulmasi kararinin alinmasi gerekmektedir.
Yürütmenin
durdurulmasi halini bir kenara birakirsak, kaybedilen dava konusu tutarin
(vergi ve ceza) ve dava konusu vergi borcuna normal vade tarihinden mahkeme
kararinin idareye tebligine kadar isleyen gecikme faizinin, mahkeme karari üzerine
hemen ödenmesi gerekmez. Çünkü Vergi Usul Kanunu’nun 112. maddesine göre
idarenin, vergi mahkemesi kararina göre yeniden bir ihbarname düzenlemesi ve
ilgilisine teblig etmesi gerekmektedir. Bu ihbarnamede hem ilk yapilan
tarhiyata iliskin rakamlar hem de vergi mahkemesi kararina göre olusan ve
dolayisiyla ödenmesi gereken tutarlar yer alir. Mükellef davasini tamamen
kaybetmisse, bu rakamlar ayni olacak, kismen kaybetmisse farkli olacaktir. Bu
ihbarnamede ayrica yargi harçlari ile gecikme faizi de yer alir. IHB 2 kodu ile
düzenlenen bu ihbarnameye uygulamada “iki numarali ihbarname” veya “ikinci
ihbarname” de denilmektedir.
Mahkemenin
red veya kismen red karari sonucu ödenmesi gereken tutarlarin ve gecikme faizi
ile yargi harçlarinin, iste bu ihbarnamenin tebliginden itibaren bir ay içinde
ödenmesi gerekmektedir.
Uygulamada
bu konuda duraksama yasanan hususlardan birisi de, bu IHB2 kodlu ihbarnameye
karsi vergi mahkemelerinde dava açilip açilmayacagi konusundadir.
Iki numarali
ihbarname, içerdigi vergi ve ceza tutarlarinin vergi mahkemesi karari ile
uyumlu olmasi kosulu ile yeni bir borç doguran, tarhiyati ifade eden bir idari
islem olmadigi, bir bildirim niteliginde oldugu için ayrica dava konusu
edilemez. Zaten bu gibi bir durumda iki numarali ihbarnamenin dava konusu
edilebilecegini kabul etmek, bu davaya bakacak mahkemeyi, ilk karari veren
mahkemenin üzerine ve onun denetimini yapar konuma koymak sonucunu dogurur ki
bu hukuken mümkün degildir.
Ancak iki
numarali ihbarnamede vergi mahkemesi kararina göre ödenmesi gereken tutarlar
ile mahkeme kararina göre olusan sonuç farkli ise, örnegin 200 liralik tarhiyat
aleyhine açilan davada mahkemenin tarhiyatin 100 lirasini iptal etmesine ragmen
Iki numarali ihbarnamede mahkeme kararina göre ödenmesi gereken tutar 120 lira
yazilmissa, bu fark, yani 20 liralik kisim yeni bir dava konusu yapilabilir.
Öte yandan
iki numarali ihbarnamede yazili “gecikme faizi”, ilk defa bu ihbarname ile
dogmaktadir. Iki numarali ihbarname özünde, gecikme faizi için iki numarali
degil, bir numarali ihbarnamedir ve gecikme faizi açisindan tarh islemini ifade
etmektedir. Bu nedenle iki numarali ihbarnamenin gecikme faizi yönünden dava
konusu edilmesi mümkündür. Zaten Danistay’in yerlesik içtihadi da bu yöndedir.
2 numarali
ihbarnamedek gecikme faizinin dava konusu yapilmasi halinde, tarh islemine
karsi dava açilmis olacagindan yürütmenin de kendiliginden durmasi
gerekmektedir. Ancak buna ragmen bazi vergi dairlerinin ödeme emri de
düzenleyerek gönderdikleri görülmektedir. Bu yanlistir.
Benzeri bir
durumda uzlasmalar sonrasinda düzenlenen ve gecikme faizinin de dâhil edildigi
tahakkuk fislerinde yasanmaktadir. Ancak gecikme faizi tahakkuk fisine
yazilmakla tahakkuk etmez. Tahakkuk fisi burada gecikme faizi açisindan tarh
islemini ifade etmektedir. Zaten tarh olunmayan bir kamu alacagi tahakkuk
edemez. Gecikme faizi, tahakkuk fisinin tanziminden 30 gün sonra – dava konusu
yapilmadigi takdirde- tahakkuk eder. Zira tarh islemi olmadan tahakkuk olmaz.
Bu nedenle gecikme faizi için tahakkuk fisine karsi dava 30 günlük sürede
açilabilir. Burada da yürütmenin dava açilmasi ile birlikte kendiliginden
durmasi gerekmektedir.