BELEDIYE VERGILERI VE SORUNLAR

22.09.2016 Dr. Bumin DOGRUSÖZ - 3828 görüntülenme YAZDIR

BELEDIYE VERGILERI VE SORUNLAR

 

Dr. A. Bumin DOGRUSÖZ

Dünya Gazetesi / 22.9.2016

Anayasa mahalli idarelere ve dolayisiyla belediyelere kendilerine asli kaynak saglamak üzere vergi veya benzeri mali yükümlülük ihdas yetkisi vermemistir. Buna karsilik merkezi idare, yasama organi tarafindan ihdas edilen kamu gelirlerini tahsil etme veya merkezi idare tarafindan tahsil edilecek gelirlerden bu idarelere pay verilmesi yolunu açik birakmistir. Bu Anayasal düzenlemeler isiginda, ‘emlâk vergisi’ni tahsil yetkisi ile Belediye Gelirleri Kanunu ile ihdas olunan vergi ve harçlarin tahsil yetkisi belediyelere verilmistir. 

Belediye Gelirleri Kanunu ile ihdas olunan ilan ve reklam vergisinin, eglence vergisinin, akaryakit tüketim vergisinin, elektrik ve havagazi tüketim vergisinin, yangin sigortasi vergisinin ve çevre temizlik vergisinin tahsil yetkisi belediyelere birakilmistir. Ancak bu vergilerin çogunun dolayli vergi seklinde düzenlenmis veya araya vergi sorumlusunun konulmus olmasi dolayisiyla, bu vergiler uygulamada fazla dikkat çekmemektedir.

Oysa bu vergilerin isleyisine bakildiginda pek çok gereksiz ihtilaflara yol açan vergiler oldugu görülmektedir. Bu ihtilaflarin bir kismi kanuni düzenlemelerin yetersizliginden bir kismi da bu yetersizlik sebebine dayali olarak birçok belediyenin adeta maliye bakanligi gibi kendi yorum ve kurallarina göre tahsil çabasina girmesinden kaynaklanmaktadir.

Örnegin, bir belediye temel amaci enerji üretimi, üretilen elektrigin iletilmesi ve dagitilmasi olan elektrik üretim kurumlarinin bu amaçli tesislerinden ve enerji nakil hatti ve direklerinden ayri ve bagimsiz düsünülemeyecek olan santral bünyesindeki binalari emlâk vergisi konusuna alirken, diger bir belediye söz konusu binalari istisna kapsaminda degerlendirmektedir.

Bir belediye, Vergi Usul Kanunu’nun yoklama ve tespit hükümlerini yok sayarak ve belediye vergilerinin de Vergi Usul Kanunu’na tabi oldugunu dikkate almayarak, binalarin fotograflarini çekip, tutanaga baglayip, cezali ilan ve reklam vergisi tarhiyati yapabilmektedir.

Ilan ve reklam vergisi ile ilgili bir diger ilginç uygulama ise fuar ve sergi binalarinin içerisinde gezen zabitalarin çektigi stand fotograflarinin tarhiyata esas alinmasidir.

Bir baska belediye ise ticaret odasindan aldigi resmi belgeye göre, isyerinin vitrin camina yapistirdigi ucuzluk yazisini mevsimlik indirimleri belgeleyen bir yazi mahiyetinde oldugunu, bir baska deyisle sadece alinan izni belirleyen ve ucuz satislarin basladigini duyuran bir yazi oldugunu dikkate almaksizin ilan ve reklam niteliginde görmektedir.

Ben sadece iki vergiden, yargi kararlarina da bakarak bazi örnekler verdim. Bu örnekleri çogaltmak, diger vergilerle de ilgili örnekler bulmak çok kolaydir.

Emlâk vergisi uygulamasi da sorunludur. Örnegin bir vakfin kendi kurdugu ve iktisadi isletmesi niteligindeki okul isletmesine tahsis ettigi okul binalarindan, kanunun 4/m maddesine ragmen, cezali olarak emlâk vergisi isteyen belediyeler vardir.

Emlâk vergisinin su anda en sorunlu alani, arsa degerleri konusu ve yargi yoluna geçis asamasidir. Yargi yoluna geçis asamasi ve dava açma süresi, arsa degerlerinin kesinlesme safhasi, kanunla düzenlenmesi gereken konular olmasina ragmen, içtihatlarla yol alinmaya çalisilmaktadir. Bu konularin da Kanunla düzenlenmesi zorunludur.

Belediye Gelirleri Kanunu’nun çok farkli uygulamalarla gündeme gelen ve en adaletsiz düzenlemeleri ise harcamalara katilma payina iliskin düzenlemeleridir.

Bütün bu uygulamalar ve yarattigi gereksiz ihtilaflar, belediye vergilerinin gözden geçirilmesinin zamaninin geldigini göstermektedir. Bu vergilerin, yeniden ve gereksiz ihtilaflara yol açmayacak sekilde verginin unsurlarini daha açik belirleyen hükümlerle düzenlenmesi gerekmektedir. Hatta emlâk vergisi de kapsama alinarak belediye gelirlerinin bir bütün halinde bir kanunda düzenlenmesi de böylece saglanmis olacaktir.