7338
İLE AMORTİSMAN KONUSUNDA DA SORUN ÇIKTI
Dr.
A. Bumin Doğrusöz
Dünya
Gazetesi 4.11.2021
Vergi Usul Kanununun amortisman uygulamasını
düzenleyen 320. maddesinde 7338 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, mevcut
amortisman usullerinde bir değişiklik öngörülmemekle birlikte, işletme aktifine
yeni kaydedilecek amortismana tabi iktisadi kıymetler için mükelleflere günlük
bazda amortisman ayrılabilmesi konusunda bir seçimlik hak tanınmıştır. Bu
haktan yararlanmayı tercih edenler faydalı ömür süresinin gün bazında hesaplanabilmesı
için, Hazine ve Maliye Bakanlığınca yıl olarak tespit ve ilan edilen faydalı
ömür sürelerini üçyüzatmışbeş ile çarpacaklardır.
Öte yandan yıl bazında amortisman uygulaması
(ve/veya binek otomobilleri için kıst amortisman uygulaması) aynen devam
etmektedir.
Mükellefler, yıl bazlı veya gün bazlı
amortisman tercihlerini amortisman uygulamasına başlanıldıktan sonra
değiştiremeyeceklerdir.
Yapılan değişikliklerle yıllık veya günlük
amortisman uygulamasındaki tercihin envanterdeki bütün iktisadi kıymetler için
yapılacağına dair kanunda bir düzenleme yoktur. Bu nedenle mükelleflerin
diledikleri iktisadi kıymetler için yıllık, diledikleri için ise gün bazlı amortisman
uygulamasını tercih edebilecekleri düşüncesindeyim. Nitekim 7338 sayılı Kanunun
34. madde gerekçesinde de “yıl veya gün esasına göre amortisman ayırabilme
serbestisi tanınan iktisadi kıymetler”den söz edilmektedir. Yine Kanunun ilgili
düzenlemelerinde bir değişiklik olmaması sebebiyle gün bazlı amortisman
uygulamasını tercih eden mükelleflerin, normal amortisman veya azalan bakiyeler
usulünde amortisman ayırabilmeleri mümkündür.
Ancak gün bazlı amortisman konusu
düzenlenirken kullanılan ve kasten mi yoksa özensizlik sonucu mu kullanıldığını
anlayamadığım bir ifade, kafaları karıştırmıştır. “Daha önceki yazılarımda yer
alan pek çok örnekten hareketle, burada da madde yazımında acaba bir özensizlik
mi var” sorusunu da sormadan edemiyorum.
320. maddenin 1. fıkrasına göre, bir iktisadi
kıymet için yıllık bazda amortisman ayrılabilmesi, iktisadi kıymetin aktife
alınması ile mümkün hale gelir. Fıkrada açıkça, amortisman süresinin iktisadi
kıymetin aktife girdiği yıldan başlayacağı yazılıdır. Bu konuda bir değişiklik
yoktur. Nitekim 320. maddeye yeni fıkralar ekleyen maddenin (7338 sayılı Kanun
md. 34) gerekçesinde de “mevcut usullere yenileri eklenmektedir” denilmekle,
mevcut usullerde bir değişiklik yapılmadığı vurgulanmaktadır. Burada aktife alma, kullanıma hazır olma veya
kullanmaya başlamayı değil, envantere kaydetmeyi ifade etmektedir. Nitekim bir
Danıştay Kararında da ifade olduğu gibi, aktife kayıtlı değerler için
kullanılıp kullanılmama koşulu aranmaksızın amortisman ayrılabilir. Bu konuda pek çok Karar vardır.
Ancak gün bazlı amortismanı düzenleyen ve 320
maddeye yeni eklenmiş fıkrada, aktife yeni kaydedilecek iktisadi kıymetler için
bunların kullanıma hazır olduğu tarihten itibaren gün bazlı amortisman
ayrılabileceğinden söz edilmektedir. 320. maddenin fıkraları bağımsız olarak
yöntemleri belirlediğine göre, gün bazlı amortismanın tercih edilmesi halinde,
iktisadi kıymetin kullanılmaya hazır olduğu tarihte aktife kaydetmek
gerekecektir. Eğer iktisadi kıymet, kullanıma hazır olmadan aktife kaydedilirse,
zorunlu olarak yıllık amortisman usulü uygulanacaktır.
Böylece kanun koyucu, yıllık amortismanın
tercihi halinde farklı, gün bazlı amortismanın tercihi halinde farklı,
amortisman ayırmaya başlama tarihi belirlemiştir.
Bu olamaz mı? Olabilir. Yasa koyucunun
tercihidir. Nitekim lafzi yorum, bu sonucu vermektedir. Lafzın açık olduğu
yerde ise başka yorum yöntemlerine gidilemez. Zaten birinci fıkradaki “aktife
kayıt” koşulu korunarak 3. fıkrada “kullanıma hazır olma” ibaresinin
kullanılması, yasa koyucunun her iki yöntemin uygulanma koşullarını
farklılaştırdığını göstermektedir.
Burada kafayı karıştıran, madde gerekçesidir.
Maddenin gerekçesine bakarsak, “işletme aktifine yeni kaydedilecek amortismana
tabi kıymetler için aktife girme tarihinden itibaren günlük esasa göre
amortisman ayrılabilmesi” mümkündür. Gerekçeye göre gün bazlı amortisman
yöntemini tercih için, iktisadi kıymetin aktife alınması yeterli olup,
kullanıma hazır olması gerekmez.
Sanki gerekçeyi başkası, maddeyi başkası
yazmış gibi.
Gelir İdaresi maddelerin yorumunda bu güne
kadar hep lafzı bir kenara bırakarak, hep gerekçeyi öne çıkarmıştır. Örneğin
tazminatların gider yazılmasında, kanunun suçtan doğmamasını aramasına rağmen
gerekçeye bakarak kusurdan doğmamasını arıyorsa, burada da gerekçeyi öne
çıkartarak gün bazlı amortisman tercihi için gerekçedeki gibi aktife almayı
yeterli kabul edebilir. Ancak 3. fıkradan hareketle, 1. fıkradaki yıllık
amortisman ayırmada aranan “aktife kayıt” koşulunu, onlarca içtihadı yok
sayarak, “kullanıma hazır olma” şeklinde değiştiremez. İsteseydi bunu yasa
koyucu yapardı.
Bakalım, idari yorumu ifade eden genel tebliğ
açıklaması nasıl olacak?