MALI TATIL TATILE ÇIKIYOR

14.01.2016 Dr. Bumin DOGRUSÖZ - 4197 görüntülenme YAZDIR

 

VERGI USUL KANUNU TASARISI - 2

 

MALI TATIL TATILE ÇIKIYOR

(14.1.2016 tarihli Dünya Gazetesinde yayimlanmistir)

          Ülkemizde mali tatil, ki bildigim kadari ile dünyadaki tek mali tatildir, TÜRMOB tarafindan verilen büyük mücadele sonrasinda 5604 sayili Mali Tatil Ihdas Edilmesi Hakkinda Kanun ile düzenlenmistir. Kanunun 1. Maddesine göre “her yil Temmuz ayinin birinden (Haziran ayinin son gününün tatil olmasi halinde Temmuz ayinin ilk is gününü izleyen günden) itibaren ayin yirmisine (yirmisi dahil) kadar mali tatil uygulanir”.

          Yine anilan Kanuna göre son günü mali tatile rastlayan; beyanname verme süreleri, ikmalen, re’sen veya idarece yapilmis tarhiyatlarda mali tatile rastlayan ödeme süreleri, devamli bilgi verme yükümlülüklerine iliskin süreler, muhasebe defterlerinin kayit süreleri mali tatilin bitimini izleyen yedinci günün sonuna kadar uzamaktadir. Yine bu tatil süresi içerisinde mükelleflere defter ve belge ibraz talebinde bulunulamayacagi, mükellefler hakkinda isyerinde inceleme yapilamayacagi Kanunda hükme baglamistir. Yine vergi tarhi veya ceza tarhina iliskin islemler aleyhine uzlasma veya indirim talep etme hakkina iliskin sürenin ve vergilendirme islemlerine karsi dava açma süresinin sonunun mali tatile rastlamasi halinde sürenin duracagi, kalan sürenin 7 günden az olmasi halinde 7 gün olarak uygulanmasi da Kanunda düzenlenmistir.

          Maliye Bakanliginca hazirlanan Vergi Usul Kanunu Tasarisi Taslagi ile 5604 sayili Kanunun vergi ödevi ile ilgili olan ve yukarida özetle aktardigimiz hükümleri kaldirilmakta (sadece sosyal güvenlikle ilgili 2. Madde düzenlemesi yürürlükte birakilmakta) ve söz konusu düzenlemeler Vergi Usul Kanununun içerisine aktarilmaktadir.

          Bu sekilde bir düzenleme dogrudur. Vergi ödevine iliskin süreleri yakindan ilgilendiren mali tatil konusunun, ayri bir kanunda degil de Vergi Usul Kanunu içerisinde düzenlenmesi düsüncesi, bizim de katildigimiz bir düsüncedir.

          Ancak mali tatile iliskin düzenlemeler, Taslaga aktarilirken bazi önemli degisiklikler yapilmistir. Örnegin özel tüketim vergisine iliskin beyannameler kapsam disinda birakilmistir.

          Öte yandan Taslak’da “mali tatilin her yil yirmi günü asmamak üzere” uygulanacagi da seklen ve nezaketen belirtilmistir. Seklen ve nezaketen diyorum çünkü Taslak’da mali tatilin zamani yoktur. 5604 sayili Kanunun 1. maddesi de yürürlükten kalktigina göre, 3568 sayili Kanununa göre çalisan meslek mensuplarinin tatil zamanlari belli degildir.

          Peki sorun nasil çözülmüstür. Konu tamamen Bakanlar Kurulunun takdirine birakilmistir. Bakanlar Kurulu meslek mensuplarina isterse tatil zamanini belirleyerek tatil yaptirir, isterse belirlemez tatil yaptirmaz. Isterse on güne kadar kisaltabilir. Ha, on gün uzatabilir de. Isterse hangi vergilerin tatilden yararlanacagini belirler. Örnegin bu yil tatil Aralik’da, sadece gelir vergisi mükellefleri için uygulanacaktir diyebilir.

          Bakanlar Kurulu bunlari ne zaman söyleyecektir. Bu da belli degildir. Örnegin 30 Eylül günlü mükerrer Resmi Gazetede kararname yayinlanip bu yil mali tatil 1 Ekim – 20 Ekim arasi olacak diyebilir.

          Bakanlar Kurulunun yetkisi Taslakda su sekilde belirlenmis (Taslak md. 29): “Bakanlar Kurulu bir takvim yili içerisinde hangi tarihler arasinda mali tatil uygulanacagini belirlemeye, mali tatil uygulanacak yirmi günlük süreyi on günü geçmeyecek sekilde uzatmaya veya on günden az olmamak üzere kisaltmaya, mali tatil kapsamina dâhil olacak vergileri belirlemeye, beyanname verme ve ödeme süreleri ile bildirimlerin verilme usullerini ve malî tatil uygulamasi nedeniyle süre verilecek is ve islemlerin kapsami ile malî tatil uygulamasinin usul ve esaslarini belirlemeye yetkilidir. Bakanlar Kurulu bu yetkisini bölge, il, ilçe, mahal veya is yerleri itibariyla farklilastirarak kullanabilir.”

Bakanlar Kuruluna taninan yetkiler az görülmüs olsa ki, maddede ayrica “Maliye Bakanligi, malî tatil uygulamasina iliskin usul ve esaslari belirlemeye yetkilidir.” hükmüne de yer verilmistir.

Yani tatilin, uygulanma usulünü degil, esasini yürütme organi belirleyecektir.

Dava açma sürelerini ve vergi ödevine iliskin sürelerin, Bakanlar Kuruluna birakilmasi, bence Anayasa hükümleri karsisinda mümkün degildir. Haklarin bizzat Kanunda düzenlenmesi ve yürütme organinin etkisinin olmamasi gerekir. Umarim Taslakda bu konu bu sekli ile yasalasmaz.

Neyse ben simdiden meslek mensuplarini ve örgütlerini uyarayim, uslu durun, fazla ses çikartmayin, Bakanlar Kurulunu ve tabii üyesi olan Maliye Bakanini kizdirmayin, yoksa size tatil yok. Mali tatil, her an tatile çikiverir.