GEÇICI VERGIDE
MATRAH SORUNLARI
Dr. A. Bumin DOGRUSÖZ
Dünya Gazetesi 19.6.2018
Ticari kazanç sahipleri (basit usulde
vergilendirilenler hariç), serbest meslek erbabi ve kurumlar vergisi
mükellefleri için yilda dört defa söz konusu olan mükellefiyetlerden birisi de,
üçer aylik dönemler itibariyle geçici verginin beyani ve vergi çikiyorsa ödemek
mükellefiyetidir. Vergilendirme dönemleri itibariyle geçici vergiye tabi
kazançlarin belirlenmesinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari veya mesleki
kazancin tespitine iliskin hükümleri uygulanir. Kurumlar vergisi mükellefleri
ise, bu hükümlerin yani sira, safi kurum kazancinin tespitine iliskin olarak
Kurumlar Vergisi Kanununda yer alan hükümlere de uymak zorundadirlar. Geçici
vergiye esas kazançlarin tespitinde, Vergi Usul Kanununun
degerlemeye iliskin hükümlerinin de dikkate alinmasi gerekmektedir. Degerleme
islemleri ise geçici vergi döneminin kapandigi tarih itibariyle yapilacaktir.
Geçici
vergi matrahinin saptanmasi bakimindan, özellikle degerleme konusunda önem
tasiyan ve dikkat edilmesi gereken bazi konulari, bu konuda gelen sorularin
çoklugu karsisinda satir baslari itibariyle asagida tekrar aktarmak istiyoruz.
> Vergi Usul Kanununun 280 inci maddesinde,
yabanci paralarin borsa rayici ile degerlenecegi ve bu hükmün yabanci para ile
olan senetli veya senetsiz alacaklar ve borçlar hakkinda da cari oldugu
belirtilmistir. Dolayisiyla, geçici vergiye tabi kazançlarin tespitinde yabanci
paralar ile yabanci para cinsinden olan alacak ve borçlarin bu hüküm dikkate
alinarak degerlenmesi gerekmektedir.
> Geçici vergiye tabi kazançlarin tespitinde
mükellefler, isterlerse vadesi gelmemis senede bagli borç ve alacaklarini
degerleme gününün kiymetine irca edebilirler. Geçici vergi açisindan reeskont
yapilmis olmasi, müteakip geçici vergi dönemlerinde veya hesap dönemine iliskin
kazancin hesaplanmasinda da reeskont isleminin yapilmasini gerektirmemektedir.
> Vergi Usul Kanununda maliyet tespit yöntemini
belirlemede mükellefe seçimlik hak tanindigi durumlarda, yillik olarak
yapilacak tercih, geçici vergi uygulamasinda da dikkate alinacaktir. Ancak,
seçilen yöntemin yil içerisinde veya dönem sonunda degistirilmesi mümkün
degildir.
> Süpheli hale gelen alacaklar için degerleme
günü itibariyle karsilik ayirma sartlarinin gerçeklesmesi halinde karsilik
ayirmak mümkündür. Süpheli hale gelen alacagin içinde bulundugu hesap dönemini
asmamak üzere geçici vergi dönemlerinden herhangi birinde veya yilsonu
itibariyle karsilik ayirmak mümkündür.
> Mükellefler yillik olarak hesaplayacaklari
amortisman tutarinin ilgili döneme isabet eden kismini geçici vergiye iliskin
kazançlarinin tespitinde dikkate alabilirler. Yil içinde iktisap edilen
amortismana tabi iktisadi kiymetler için yillik olarak ayrilabilecek amortisman
tutarindan kazancin ilgili oldugu döneme isabet eden kisim dikkate alinacaktir.
Mükellefler ilk defa aktife aldiklari kiymetler için geçici vergi açisindan
seçtikleri amortisman usul ve oranini yillik olarak da uygulamak zorundadirlar.
>
Aktiflestirilen ilk tesis ve taazzuv giderleri, pestemalliklar ve özel maliyet
bedellerinin itfasinda da yillik olarak itfa edilecek tutardan ilgili döneme
isabet eden kisim dikkate alinacaktir.
> Geçici vergiye esas
kazançlarinin tespitinde mükellefler, geçici vergi dönemi sonu mal mevcutlarini
fiili envanter yapmak yerine, kaydi olarak tespit edebilme imkânina
sahiptirler.
>
Mükellefler geçici vergiye tabi kazançlarinin tespitinde, söz konusu
kazançlarini yillik beyanname ile beyan etmeleri halinde yararlanabilecekleri
tüm indirim ve istisnalari dikkate alabilirler. Indirim ve istisnalardan
yararlanma belirli sartlara baglanmis ise, bu sartlarin yerine getirilip
getirilmedigi, ilgili geçici vergi döneminin son günündeki duruma göre
belirlenecektir. Ancak nakit sermaye artirimina faiz indirimi, sadece son dönem
geçici vergisinde dikkate alinacaktir.
>
Kazancin bütünüyle gelir ve kurumlar vergisinden istisna edildigi veya
hesaplanan gelir ve kurumlar vergisinden belirli oranlarda indirim yapildigi
durumlarda da geçici vergi beyannamesi verilecektir. Gerekli sartlar yerine
getirildigi için kazancin bütünüyle istisna edildigi durumda, verilecek geçici
vergi beyannamesinde kazanç beyan edilecek ancak geçici vergi
hesaplanmayacaktir. Sarta bagli olarak hesaplanan gelir ve kurumlar vergisinden
belirli oranda indirim yapildigi durumda ise, verilecek geçici vergi
beyannamesinde beyan edilen geçici vergi matrahina göre hesaplanacak geçici
vergiden, hak kazanilan oranda indirim yapilmak suretiyle ödenmesi gereken
geçici vergiye ulasilacaktir.
> Geçici vergi matrahinin hesaplanmasinda,
gelir ve kurumlar vergisi matrahlarinin tespitinde indirimi mümkün olan geçmis
yil zararlari dikkate alinacaktir.
>
Geçici vergi mükellefi gerçek kisiler, Gelir Vergisi Kanununun 89. maddesinde
belirtilen bagis, yardim ve sigorta primi indiriminden, kurumlar ise Kurumlar
Vergisi Kanununun 14/6. maddesinde belirtilen bagis ve yardim indiriminden
geçici vergiye esas kazançlarini tespit ederken de yararlanabilirler.
> Hangi esasa göre hesaplanirsa hesaplansin,
lisans, know-how gibi gayri maddi hak bedeli ile ciro primi niteligindeki ödemeler,
tahakkuk ettikleri dönemde gelir veya gider olarak dikkate alinacaktir.
>
Mükellefler, amortismana tabi iktisadi kiymetlerin satilmasindan kaynaklanan
kârlarini geçici vergi matrahlarinin tespitinde de yenileme fonuna alabilirler.
Bu durumda, yeni iktisadi kiymet iktisap edilmesi halinde, yenileme fonuna
aktarilan kâr, bu kiymete iliskin olarak geçici vergi dönemlerinde ayrilacak
amortismanlara mahsup edilecektir.
Geçici
vergide uygulamasi ve ceza konusunu ise gelecek yazimda degerlendirecegim.