DEGERLI
KONUT VERGISI
Dr. A.
Bumin DOGRUSÖZ
Dünya
Gazetesi 22.10.2019
Hafta sonu hemen hemen bütün gazeteler, yeni
bir verginin dogumunu müjdeliyorlardi. Hazine ve Maliye Bakanliginca hazirlanan
ve çesitli kurum ve kuruluslara görüs almak üzere gönderildigi ögrenilen bir
Tasari Taslagindan bahseden gazeteler, “Degerli Konut Vergisi”nden söz
ediyorlardi. Basindan ögrendigim bu vergiyi, yine basinda yer alan bilgilerden
derledigim sekli ile bu yazimda degerlendirmeye çalisacaktim ki, bir ekonomi
basini mensubu dostum bana bir metin gönderdi. Hiç süphesiz ki resmi bir metin
degil. Metinde pek çok önemli düzenleme var. Ben taslagi, bu yeni vergiden
baslayarak degerlendirmek istiyorum.
Bu vergi ile Türkiye sinirlari içinde
bulunan mesken nitelikli tasinmazlar degerli konut vergisine tabi kilinmakta, bina
vergi degeri ve Tapu ve Kadastro Genel
Müdürlügünce yapilan veya yaptirilan degerleme sonucu belirlenen degeri
bes milyon Türk Lirasinin altinda olan mesken nitelikli tasinmazlar bu vergiden
istisna kilinmaktadir.
Verginin konusunun bu sekilde
belirlenmesi dahi Kanun yapma teknigine aykiridir. Önce tüm konutlar vergi
konusuna alinmakta sonra istisna yolu ile bir kismi disarida birakilmaktadir.
Bunun yerine dogrusu, “degeri 5 milyonu asan konutlar degerli konut kabul
edilir ve degerli konutlar vergisine tabi tutulur” denilmesidir.
Demek ki bu vergi, belediyelerce emlak
vergisi degeri 5 milyondan yukari belirlenen veya degeri Tapu ve Kadastro Genel Müdürlügünce yapilan
veya yaptirilan degerleme sonucu bes milyondan yukari olarak tespit
edilen meskenlerin degeri üzerinden alinacaktir. Burada degerleme yapilirken, hangi ölçütlerden
hareket edilecegi belirlenmemistir. Oysa emlak vergisi dahi kanunla belli
ölçüler üzerinden alinmaktadir. Burada matrahin belirlenmesi tamamen sinirsiz
ölçütlere göre yürütmeye birakilmistir.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlügünce yapilan veya yaptirilan degerleme
sonucu degeri bes milyondan yukari olan konutlar, bu Genel Müdürlügün web
sayfasinda ilan olunacak ve ayrica ilgilisine tebligat yapilacaktir. Bu
tebligattan itibaren 15 gün içinde degere itiraz edilmezse veya itiraz 15 gün içerisinde
incelenip de reddedilirse deger kesinlesecek ve mesken bu verginin konusuna
girecektir.
Neye,
nasil itiraz edilecegi, degerleme raporunun da ilan edilip edilmeyecegi ve
anilan Genel Müdürlügün 15 gün içinde bu itirazi nasil degerlendirecegi belli
degildir.
Konuttan
neyin kastedildigi de belirsizdir. Tapuda konut olarak tescil edilenlerin mi,
yoksa fiilen konut olarak kullanilanlarin mi verginin konusuna girdigi açik
degildir. Örnegin tapuda konut olarak tescil edilmis bir bina veya bagimsiz bölüm
fiilen bir isyeri olarak da kullanilabilmektedir.
Is
yeri niteligindeki tasinmazlarin vergi disi birakilmasi da esitlige aykiridir.
Kiymetli bir binanin alti dükkân, üstü mesken ise, alttaki dükkâni
vergilemeyip, üstteki daireyi vergilemenin esitlik oldugunu kimse söyleyemez.
Bu davranis biçiminin sebebi her halde “mesken sahiplerinin sesi fazla çikmaz,
is alemine bulasirsak çok fazla elestiri aliriz” düsüncesi olsa gerek. Bu nedenle verginin “degerli tasinmaz vergisi”
olarak düzenlenip esitligin saglanmasi gerekmektedir. Kaldi ki hazine açisindan
asil hasilatin, isyeri olarak kullanilan tasinmazlardan saglanacagini
düsünüyorum.
Burada
akla gelen çesitli ihtimallerin cevabi da Taslakda yoktur. Taslaga göre her
birinin degeri dört milyon olan dört dairesi olan bir kisi bu vergiye tabi
olmazken, degeri bes milyon olan bir
daireye sahip kisi vergiye tabi olacaktir. Burada kisilerin, hatta 1. Derece
yakinlarin toplam olarak sahip oldugu meskenlerin degerleri toplami üzerinden
vergileme yapilmasi daha adil olacaktir. Buna karsilik degeri 10 milyon lira
olan, ancak dört mirasçinin malik oldugu bir meskende uygulama nasil olacaktir.
Taslaga göre her bir malik kendi hissesi üzerinden bu vergiyi ödeyecektir.
Ancak burada hisse degerinin 5 milyon lirayi asmamasi bir çeliski
olusturacaktir.
Bir
kere bu verginin konusuna girdiniz mi çikmak yok. Çünkü degerleme isleminin
hangi araliklarla yapilacagi düzenlenmemis. Her yil yipranma payi düsülmesi
bile düsünülmemis. Buna karsilik, tasinmaz degerinin her yil yeniden degerleme oraninin
yarisi kadar artirilarak matrah belirlenmesinin yapilacagi düzenlenmektedir.
Bu
verginin kapsamina her yil yeni tasinmazlar girecektir. Çünkü 5 milyon liralik
sinirin her yil endekslenmesi düsünülmemistir. Enflasyon 5 milyonu erittikçe,
kapsama giren mesken sayisi artacak ve bir gün bütün meskenler bu vergiye tabi
olacaktir.
Verginin
orani yüzde 1’dir. Yani bes milyon liralik bir daireniz varsa her yil 50.000
Lira bu vergiyi ödeyeceksiniz. Bu vergiyi ödeyemeyenler, 6183 sayili Kanun,
haciz uygulamalari ve neticede tasinmazlarini kaybedebileceklerdir.
Mükellefler
idarenin tespit ettigi degeri, idareye beyan edeceklerdir. Dolayisiyla bu vergi
beyana dayali vergi olacaktir. Bu tasinmazlara sahip olanlar, bu vergiyi
süresinde ödemezlerse, dürüst mükellef indirimi hakkini da diger kazanç
vergileri (gelir – kurumlar) açisindan kaybedeceklerdir. Çünkü bu da vergi
dairesine beyanla tarh ve tahsil olunan, beyana dayali bir vergi olacaktir.
Bu
vergi, vergi dairesine beyanname verilmesi suretiyle tarh olunacak ve her yil
subat ve agustos aylarinda ödenecektir. Beyanname her yil verilecektir.
Kiymetli tasinmazda oturanin isi ne, her yil ugrassin dursun. Bir de buna
elektronik ortami ekleriz, hatta SMMM imzasi bile arayabiliriz.
Evin
emlâk vergisi belediyeye mayis ve kasimda, degerli evin vergisi ayrica vergi
dairesine subat ve agustosta ödenecektir. Iki vergi birlestirilip basitlik saglanmasi
yerine, ayri vergileme yapilip karmasa tercih edilmis gibi gözüküyor. Burada
çözüm nitelikli konut sahiplerinin, emlak vergisinden muaf tutulmasi seklinde
oslabilirdi.
Emlâk
üzerinden alinan vergiler teoride ve bizdeki uygulamada mahalli idare vergisi
olarak kabul edilirken, bu vergi tamamen merkezi idare vergisi olarak
düzenleniyor. Mahalli idarelere en ufak bir pay aktarmasi söz konusu degil.
Netice,
bu öngörülen vergi adaletsizdir ve bal gibi Anayasa’ya aykiridir. Hukuk
güvenligini yok saymaktadir.
Kanunla
belirlenmemis ölçülere göre Tapu ve Kadastro Genel Müdürlügü bir deger tespit
edecek, sonra bunu ilan edecek, itiraz etseniz bile ölçütler ve degerleme
raporlari olmadigindan bir anlami olmayacak, bu degeri tipis gidip vergi
dairesine beyan edeceksiniz, hem emlak vergisi hem de bu vergiyi ödeyeceksiniz.
Dava açsaniz bile yürütmeyi durdurma karari olmadikça vergiyi ödemek zorunda
kalacaksiniz. Ödeyemezseniz, dürüst
mükellef indirimini kaybedeceksiniz.
Vay be kirk yil
düsünsem böyle bir vergi icat edemezdim her halde. Ranti vergilendirmek yerine,
böylesi vergiler icat etmenin, ne kadar dogru oldugu tartisilir niteliktedir.
Nerden
aklima geldi bilmiyorum, birden bire varlik vergisi geldi aklima. Hadi hayirlisi.