DEFTER
VE BELGELERI GIZLEME SUÇU
Geçen
yazimizda defter ve belgelerin inceleme elemanlarina vergi incelemesi için
ibraz edilmemesi fiilini incelemeye baslamis ancak kösemizin sinirlari itibariyle
konuya gelecek yazimizda devam edecegimizi belirtmistik.
Geçen
yazimizda özetle, defter ve belgeleri ibraz etmeme fiilinin hem idari para
cezasini gerektirdigini, hem de suç olarak düzenlendigini belirtmistik.
Incelemelerde fiilin genellikle kdv indirimlerinin reddi suretiyle vergi
ziyaina baglandigini ve bu durumda kayba ugratilan verginin bir veya üç kati
(inceleme elamanlarinin 306 sayili Vergi Usul Genel Tebligi uyarinca kast
degerlendirmesine bagli olarak) idari para cezasi kesildigini yazmis, ama yazimizda
esas itibariyle fiilin suç olan yönünü konu almistik. Kaldigimiz yerden devam
edelim.
Defter
ve belgeleri saklama ve ibraz yükümlülügü mükellefe (veya vergi sorumlusuna)
aittir. Bu yükümlülügün sözlesme ile devredilmesi, örnegin muhasebeciye
aktarilmasi söz konusu olamaz. Bu nedenle, bu konuda açilan ceza davalarinda
genellikle, “defterler muhasebecideydi, ulasamadim, muhasebeciyi bulup
defterleri getiremedim veya muhasebeci kaybetmis” seklinde yapilan savunmalar
pek itibar görmemektedir.
Ibraz
talebinde mükellefe taninan sürenin en az 15 gün olmasi gerekir. Bu süre mali
tatilden etkilenir. Mükellefin ibraz için ek süre talep etmesi halinde, bu
talep olumlu veya olumsuz cevaplanmadan, ibraz etmeme fiilinin
gerçeklestiginden söz edilemez.
Tek
bir ibraz talebi ile birden fazla defterin veya belgenin veya farkli yillara
iliskin defterlerin talep edilmesine karsin ibraz edilmemesi tek bir suçu
olusturur. Çünkü burada tek bir ibraz etmeme iradesi söz konusudur. Ayni dönem
defter ve belgelerinin ister ayni sebeple olsun ister farkli sebeple olsun
tekrar ibrazinin talebi halinde, ibraz etmeme fiili artik yeni bir suçu
olusturmaz.
Burada
sorun bir birini izleyen yazilarla veya kisa araliklarla gönderilen yazilarla
farkli dönem defterlerinin ibrazinin talebi halinde ise tek bir suçun mu
olusacagi, yoksa her talep sonucu farkli suçlarin mi olusacagi konusundadir. Bu
konuda Yargitay bir kararinda, talep edilenlerin bir defada talep edilme
olanaginin arastirilmasi ve farkli tarihlerde talep edilmenin sebeplerinin
incelenmesi gerektigine, her tümünün bir defada ibrazinin talep edilebilmesi
mümkün ise tek bir suçun olusacagina karar vermistir.
Defter
ve belgeleri gizleme suçu, kasten islenebilen suçlardandir. Kastin olmamasi
suçu kaldirir. Kastin degerlendirilmesi konusunda yetki ise ceza
mahkemesindedir.
Ibrazi istenilen defter ve
belgelerin tam olarak ibraz edilmesi gerekir. Ancak bir kisim defter ve
belgelerin ibraz edilmesine karsilik bir kisminin ibraz edilememesi de
mümkündür. Örnegin tasinma sirasinda bazi faturalarin kaybolmasi veya arsivdeki
tadilat sebebiyle kayitlara esas alinan ve vergiyi doguran olayi olusturan kira
yahut kredi sözlesmesinin bulunamayarak ibraz edilememesi sik karsilasilan bir
durumdur. Bu durumda, ibraz edilemeyen belgelerin içerdigi vergi ile iliskili bilgilerin
baska belgelerden elde edilip edilemedigi veya bu bilgilere defter
kayitlarindan ulasilip ulasilamadigi, ibraz edilemeyen faturalarin idare
tarafindan sahte fatura olarak nitelendirilip nitelendirilmedigi veya inceleme
sebebini olusturup olusturmadigi, ibraz edilemeyen belgelerin karsi tarafindan
saglanan suretlerinin ibraz edilip edilmedigi veya ibraz edilemeyen belge
muhteviyati bilgilere karsit incelemelerle ulasma olanaginin bulunup
bulunmadigi gibi pek çok unsura bakilarak ibraz etmeme kasdinin bulunup
bulunmadiginin degerlendirilmesi gerekmektedir. Örnegin bir mükellefin bir
kredi sözlesmesini ibraz edememesi durumunda, inceleme elemaninin bu sözlesmeye
her zaman sözlesmenin diger tarafi bankadan ulasmasi mümkündür ve bu sebeple
mükellefin inceleme elemaninin her zaman ulasabilecegi bir belgeyi gizleme
kasdindan söz edilemez.
Ibraz etmeme suretiyle olusan
gizleme suçlarinda suç tarihi, ibraz için taninan sürenin son günüdür. Bu tarih
dava ve ceza zamanasimi sürelerinin hesabi bakimindan önem tasimaktadir. Ayrica
yasa degisikliklerinde uygulanacak hükmün ve/veya lehe cezanin saptanmasi
açisindan da suç tarihi önem tasimaktadir.
Bu suçla ilgili pek çok Anayasaya
aykirilik iddiasi söz konusudur. Ayrica IHAM Kararlarindan hareketle ibraz
etmemenin, “susma hakki” kapsaminda degerlendirilmesi gerektigi yönünde
görüsler de mevcuttur. Bu iddialarin pek çoguna katiliyoruz. Ancak Anayasa
Mahkemesi E.2004/31 K.2007/11 sayi ve 31.1.2007 tarihli Karari ile bu konuda
yapilan bir basvuruyu esastan reddetmis ve bu suça iliskin düzenlemeyi iptal
etmemistir.
Son olarak su hususu da belirtelim.
Defter ve belgeleri yetkililerin talebine ragmen ibraz etmeme fiili, sadece
Vergi Usul kanununda suç olarak kabul edilmemistir. Bu konuda Ticaret Kanunu,
Sermaye Piyasasi Kanunu, Sosyal Güvenlik Kanununda da düzenlemeler vardir. Her
bir Kanun, fiili farkli yaptirimlara baglamistir. Bu yaptirimlar
degerlendirildiginde ise cezalarda bir dengenin bulunmadigi görülmektedir.
Ceza adaleti ve politikasi açisindan tutarlilik
içermeyen bu hükümler kaldirilarak konunun, belli kamu inceleme elemanlarina
ibraz etmeme suçu olarak ceza kanununda bir bütünlük içinde düzenlenmesi
yerinde olacaktir.