DÜZELTME
TALEP HAKKI VE INDIRILECEK KDV
Dünya
Gazetesi / 9.5.2017
Katma
Deger Vergisi (KDV) Kanununun 29. maddesinin 3 no’lu fikrasinda, “indirim hakki
vergiyi doguran olayin vuku buldugu takvim yili asilmamak sartiyla ilgili
vesikalarin kanuni defterlere kaydedildigi vergilendirme döneminde
kullanilabilir” hükmü yer almistir.
Uygulamada
pek çok haksizliklara yol açan bu düzenleme ne anlama geliyor. Önce kisisel
yorumumuzu örneklerle aktaralim. Mart
2014 tarihli bir faturayi ayni dönemde defterine kaydeden bir mükellef, bu
faturadan kaynaklanan indirilecek KDV’yi, 2014 yilinin her hangi bir dönemine
ait KDV beyannamesinde indirim konusu yapabilir. 2014’de indirim konusu yapmazsa, 2015 KDV
beyannamelerinde de indirim konusu yapamaz.
Bu
mükellef, söz konusu KDV’yi 2015 yili beyannamelerinde indirilecek KDV olarak
dikkate alamamakla birlikte, vergiyi doguran olayin vuku buldugu dönemde
defterine kaydettigi bu fatura dolayisiyla, izleyen yillarda, vergiyi doguran
olayin vuku buldugu dönem KDV beyannamesi (Mart 2014) için (ve sonraki
etkileyen dönemler için) düzeltme beyannamesi veremez mi? Arastirdim ve söz
konusu düzeltme beyannamesinin verilmesine engel hiçbir yasal dayanaga
rastlayamadim. Bilakis, Vergi Usul Kanununun hata ve düzeltme hükümleri de söz
konusu beyannamenin verilebilecegini gösteriyor. Ancak tabii ki burada idarece
düzeltmenin yapilabilmesi, Idarenin incelemesi kosuluna baglanabilir. Idare
talebi reddederse, mükellefin bu ret islemine karsi, tabii ki yargi yoluna
basvurma hakki vardir.
Yazima
böyle bir girisle baslamamin nedeni, Vergi Dünyasi dergisinin Mayis 2017
sayisinda rastladigim bir karar dolayisiyla. Önce Karara konu olayi aktaralim.
Istirak
hissesi satisi yapan ancak bu satistan dogan KDV’yi hesaplayarak beyan etmemis
olmasi sebebiyle incelemeye alinmis bir sirket, inceleme sirasinda, söz konusu
istirak hisselerinin bir baska sirketten alimi sirasinda kendisi adina
süresinde düzenlenmis faturayi yine süresinde defterlerine kaydetmesine ragmen
bu faturadan kaynaklanan KDV’yi sehven indirim konusu yapmadigini fark etmis ve
alim dönemine (ve sonraki dönemlere) iliskin düzeltme beyannamesi vermistir. Ancak
Inceleme Raporunda, satistan dogan KDV re’sen tarh konusu yapilirken, bu
düzeltme beyannamesi dikkate alinmaksizin matrah belirlenince, mükellefte
re’sen belirlenen verginin indirilecek KDV kismini dava konusu yapmistir.
Önce
burada bence usuli bir hata vardir. Düzeltme talebini ret yetkisi idarededir.
Inceleme Elemaninin idarenin ret islemini yapmasi sonucuna göre rapor yazmasi
gerekirken, idareye verilmis düzeltme beyannamesini yok sayarak matrah
belirlemesi, ret islemine karsi Sirkete yargi yolunun bu suretle açilmamis
olmasi bence usule aykiridir.
Nitekim
Istanbul 3. Vergi Mahkemesi, 10.12.2010 tarih ve 2010/3136 sayili Karari ile istirak
hissesinin Davaci Sirket tarafindan alimina iliskin dogan KDV’nin saticisi
tarafindan beyan edilerek hazineye ödendigini, hazinenin bir kaybi olmadigini
tespit ile Davaci Sirketin istirak hisselerini alim yilinda baskaca yüklenilen
veya hesaplanan KDV’sinin bulunmadigini, alim faturasinin alim yapilan dönemde
deftere kaydedildigini de belirterek sehven beyani unutulan indirilecek KDV’nin
düzeltme beyani ile sonradan beyan olunmasina bir engel bulunmadigina ve
dolayisiyla re’sen matrah belirlenirken düzeltme beyannamesinin de dikkate alinmasi
gerektigine hükmetmistir.
Ancak
bu kararin temyizi neticesinde Danistay 4. Dairesi, 31.5.2016 tarih ve
2016/2623 sayili Karari ile Yerel Mahkeme Kararini oy çoklugu ile bozmustur. Kararda
gerekçe olarak yukarida metnini aktardigimiz 29/3 maddesine dayanilarak,
“mükellefin takvim yili asildiktan sonra verdigi düzeltme beyannamesine
istinaden yüklenilen katma deger vergisini indirim hakki bulunmadigindan,
davacinin istirak hissesi alis faturasinda yer alan katma deger vergisinin
davacinin istirak hissesi alis faturasinda yer alan katma deger vergisi
indiriminin kabul edilmemesi suretiyle satis faturasinda yer alan katma deger
vergisi üzerinden yapilan tarhiyatta hukuka aykirilik bulunmamakta(dir)”
denilmistir. Kararda KDV Kanunun 29/3. maddesi ile Vergi Usul Kanununun hata ve
düzeltme hükümleri arasindaki iliski ile düzeltme taleplerinin ret yetkisi
tartisilmamistir.
2009
yilina iliskin tarhiyat hakkindaki, ancak uygulamayi yakindan ilgilendiren bu uyusmazlik,
bildigim kadar ile 2017 yilinda halen devam etmektedir. Karar düzeltme süreci,
yerel mahkemenin israr karari verip vermeyecegi belli degildir. Onlari da
ögrendigimde duyuracagim.