GECIKME FAIZININ TARHI

01.08.2019 Dr. Bumin DOGRUSÖZ - 2914 görüntülenme YAZDIR

GECIKME FAIZININ TARHI

Dr. A. Bumin DOGRUSÖZ

Dünya Gazetesi 1.8.2019

Hem Anayasanin 2. maddesinde vurgulanan hukuk devleti olmanin geregi hem de Anayasanin 125. maddesinin açik hükmü sonucu, idarenin her türlü eylem ve islemine karsi yargi yolu açiktir.  Bu düzenlemelerin dogal sonucu olarak, birer idari islem niteliginde olan vergilendirme islemleri de yargi denetimi disinda tutulamaz. Nitekim ikmalen ve re’sen yapilan tarhiyatlari ilgilisine (mükellefe veya vergi sorumlusuna vb.) teblig eden “vergi / ceza ihbarnameleri de bu kapsamda vergi mahkemesinde dava konusu edilebilirler.

Ihbarnameler aleyhine açilan davalarda verilen kararlarin büyük çogunlugu “kabul”, “ret” veya kismen kabul / kismen ret” seklinde olusmaktadir. Konumuz disinda kalan baskaca karar tipleri de hiç süphesiz vardir.

Mükelleflerin davalarinin tamamen veya kismen reddedilmesi halinde, karara karsi istinaf yoluna basvuru haklari vardir. Ancak bu sekilde verilen kararlara karsi istinaf yoluna gidilmesi, islemin icrasini durdurmaz. Icranin durmasi için istinaf mahkemesinden yürütmenin durdurulmasi kararinin alinmasi gerekmektedir.

Yürütmenin durdurulmasi halini bir kenara birakirsak, kaybedilen dava konusu tutarin (vergi ve ceza) ve dava konusu vergi borcuna normal vade tarihinden mahkeme kararinin idareye tebligine kadar isleyen gecikme faizinin, mahkeme karari üzerine hemen ödenmesi gerekmez. Çünkü Vergi Usul Kanununun 112. maddesine göre idarenin, vergi mahkemesi kararina göre yeniden bir ihbarname düzenlemesi ve ilgilisine teblig etmesi gerekmektedir. Bu ihbarnamede hem ilk yapilan tarhiyata iliskin rakamlar hem de vergi mahkemesi kararina göre olusan ve dolayisiyla ödenmesi gereken tutarlar yer alir. Mükellef davasini tamamen kaybetmisse, bu rakamlar ayni olacak, kismen kaybetmisse farkli olacaktir. Bu ihbarnamede ayrica yargi harçlari ile gecikme faizi de yer alir. IHB 2 kodu ile düzenlenen bu ihbarnameye uygulamada “iki numarali ihbarname” veya “ikinci ihbarname” de denilmektedir.

Mahkemenin red veya kismen red karari sonucu ödenmesi gereken tutarlarin ve gecikme faizi ile yargi harçlarinin, iste bu ihbarnamenin tebliginden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerekmektedir.

Uygulamada bu konuda duraksama yasanan hususlardan birisi de, bu IHB2 kodlu ihbarnameye karsi vergi mahkemelerinde dava açilip açilmayacagi konusundadir.

Iki numarali ihbarname, içerdigi vergi ve ceza tutarlarinin vergi mahkemesi karari ile uyumlu olmasi kosulu ile yeni bir borç doguran, tarhiyati ifade eden bir idari islem olmadigi, tespit niteliginde bir bildirim niteliginde oldugu için ayrica dava konusu edilemez. Zaten bu gibi bir durumda iki numarali ihbarnamenin dava konusu edilebilecegini kabul etmek, bu davaya bakacak mahkemeyi, ilk karari veren mahkemenin üzerine ve onun denetimini yapar konuma koymak sonucunu dogurur ki bu hukuken mümkün degildir.

Ancak iki numarali ihbarnamede vergi mahkemesi kararina göre ödenmesi gereken tutarlar ile mahkeme kararina göre olusan sonuç farkli ise, örnegin 200 liralik tarhiyat aleyhine açilan davada mahkemenin tarhiyatin 100 lirasini iptal etmesine ragmen Iki numarali ihbarnamede mahkeme kararina göre ödenmesi gereken tutar 120 lira yazilmissa, bu fark, yani 20 liralik kisim yeni bir dava konusu yapilabilir.

Öte yandan iki numarali ihbarnamede yazili “gecikme faizi”, ilk defa bu ihbarname ile dogmaktadir. Iki numarali ihbarname özünde, gecikme faizi için iki numarali degil, bir numarali ihbarnamedir ve gecikme faizi açisindan tarh islemini ifade etmektedir. Bu nedenle iki numarali ihbarnamenin gecikme faizi yönünden dava konusu edilmesi mümkündür. Zaten Danistay’in yerlesik içtihadi da bu yöndedir. 

2 numarali ihbarnamedeki gecikme faizinin dava konusu yapilmasi halinde, tarh islemine karsi dava açilmis olacagindan yürütmenin de kendiliginden durmasi gerekmektedir. Ancak buna ragmen bazi vergi dairlerinin ödeme emri de düzenleyerek gönderdikleri görülmektedir. Bu yanlistir.

Benzeri bir durumda uzlasmalar sonrasinda düzenlenen ve gecikme faizinin de dâhil edildigi tahakkuk fislerinde yasanmaktadir. Ancak gecikme faizi tahakkuk fisine yazilmakla tahakkuk etmez. Tahakkuk fisi burada gecikme faizi açisindan yine tarh islemini ifade etmektedir. Zaten tarh olunmayan bir kamu alacagi tahakkuk edemez. Gecikme faizi, tahakkuk fisinin tanziminden 30 gün sonra –dava konusu yapilmadigi takdirde- tahakkuk eder. Bu nedenle gecikme faizi için gecikme faizi yönünden tarh islemini ifade eden tahakkuk fisine karsi dava 30 günlük sürede açilabilir. Burada da yürütmenin dava açilmasi ile birlikte kendiliginden durmasi gerekmektedir.

Birinci durumda IHB2’nin, ikinci olarak bahsettigi uzlasma sonrasinda ise tahakkuk fisinin, gecikme faizi tarhiyatinda kullanilmasi, pek çok durumda ve vergi usulüne tam olarak vakif olmayanlar nezdinde yanilgilara, duraksamalara ve giderek hak kayiplarina yol açmaktadir.

Bu nedenle mali idarenin gecikme faizi tarhiyatlarinda söz konusu belgeleri -yaniltici olarak- kullanmak yerine, gecikme faizine özgü bir ihbarname tipi gelistirmesi yerinde olacaktir. Aslinda Vergi Usul Kanunu düzenlemeleri ve sistematiginin de bunu gerektirdigi inancindayim.