TELİF
KAZANÇLARI VE YÜKÜMLÜLÜKLER
Dr. A. Bumin Doğrusöz
Dünya gazetesi / 28.7.2020
7194 sayılı “Dijital Hizmet Vergisi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Ve 375 Sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”un önemli düzenlemelerinden biri de telif
kazançları istisnasına getirdiği sınırdır.
Bilindiği gibi Gelir Vergisi Kanununun “Telif
Kazançları İstisnası” başlıklı 18. maddesi ile “müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar
programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye,
roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı,
röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve
oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo,
televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota
halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut
haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat
Gelir Vergisinden müstesna” kılınmış ve ayrıca “eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle
değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahil”
olduğu da düzenlemede vurgulanmıştır.
Bu istisnanın anılan Kanunun 94.
maddesi uyarınca uygulanan vergi kesintisini kapsamaması dolayısıyla, söz
konusu istisna kapsamında elde edilen gelirlerin, anılan madde uyarınca vergi
kesintisi yapmak zorunda olanlardan sağlandığı hallerde % 17 oranında vergi
kesintisi söz konusudur.
7194 sayılı Kanunla Gelir Vergisi
Kanununun 18. maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Bu
madde kapsamındaki kazançları toplamı, 103 maddede yazılı tarifenin dördüncü
diliminde yer alan tutarı aşanlar bu
istisnadan faydalanamazlar. Bu durumda olanların Kanunun 94 üncü maddesinin
birinci fıkrası kapsamında tevkifat yapma yükümlülüğü yoktur”.
Bu fıkra ile telif kazançları
istisnası kapsamında kazanç elde edenlerin kazançlarının 2020 yılı için 600.000,-
TL’yi aştığı andan itibaren istisna haklarını kaybetmeleri ve mükellef olmaları
öngörülmüştür.
Burada adaleti sağlamak için, sınıra
kadar olan kazançların her durumda istisna kapsamında kabul edilmesi
gerekmektedir. Oysa düzenlemeye göre, 600.000 liraya kadar kazanç elde eden
sıfır (kazancını vergi kesintisi yapmak zorunda olanlardan sağlayanlarda % 17)
oranında vergi öderken 600.001 TL kazanç elde edenler kazancın tamamı üzerinden
% 35 oranında vergi ödeyeceklerdir. Yani 1 TL kazancın vergisi 195.870 TL
olarak karşımıza çıkmaktadır. Burada olması gereken, sadece sınırı aşan kısmın
vergiye tabi tutulmasıydı. Buradaki eşitsizlik ve adaletsizliği Anayasal açıdan
da tartışmak gerekiyor.
Sınırın aşılıp aşılmadığı
ilgili takvim yılının sonu itibarıyla belirlenecek ve 18 inci madde kapsamında
elde edilen kazançlar toplamının söz konusu tutarı aşması halinde, elde edilen
kazançların tamamı yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilecektir.
İstisnadan faydalanılıp faydalanılamayacağı yıl sonu itibarıyla
belirleneceğinden, istisnadan faydalanamayan mükelleflerin geçici vergi
beyannamesi verme yükümlülükleri de olmayacaktır.
18’inci madde kapsamında telif kazancı elde edenlere vergi
kesintisi yapmakla yükümlü olanlar tarafından yapılan ödemelerden %17 oranında
stopaj kesilmesine dair uygulama eskisi gibi devam etmektedir. Bu konuda telif
kazancı sahibinin kazancının sınırı aşıp aşmaması bir önem taşımamaktadır.
Ancak sınırın aşılması dolayısıyla telif kazancı sahibinin yıllık beyanname
vermesi durumunda, bu kesilen vergiler yıllık vergiden mahsup edilecektir.
Serbest meslek kazancının devamlı veya arızi nitelikte olmasının stopaj uygulamasında herhangi bir önemi bulunmamaktadır.
Öte yandan telif kazancı kapsamında gelir elde eden ve istisna
düzenlemesi kapsamında olanların, sınırı geçsin geçmesin, yapacakları ödemelerde
vergi kesme yükümlülüğü söz konusu değildir. Örneğin bir yazarın kendisine bir
ofis kiralaması halinde, kira bedelinden stopaj yapma yükümlülüğü yoktur.
Telif kazancı elde eden ve eserlerini kısmen veya tamamen
ödemelerinden vergi kesmek zorunda olmayanlara teslim eden serbest meslek
erbabının; defter tasdik ettirme (defter-beyan sistemine kaydolma) ve tutma ile
belge düzenleme zorunlulukları bulunmaktadır. Ancak bu zorunluluk, eserlerinin
tamamını ödemelerinden vergi kesmekle yükümlü olan kişi ve kurumlara teslim
eden serbest meslek erbabı için söz konusu değildir. Bu kapsamda olanların, yıl
içindeki kazançlarının toplamının sınırı aşıp aşmadığına bakılmaksızın, defter
tasdik ettirme (defter-beyan sistemine kaydolma) ve belge düzenleme zorunlulukları
söz konusu değildir. Öte yandan başkaca faaliyetleri nedeniyle serbest meslek
kazancı mükellefiyeti bulunan ve serbest meslek kazanç defteri tutan
mükelleflerin telif kazançlarını kazançlarına ilişkin kayıtlarını da aynı
defterde göstermesi mümkündür. Telif kazançları kapsamındaki faaliyetlerini
arızi olarak yapanların ise, eserlerini kime sattıkları veya teslim ettikleri
önem taşımaksızın defter tasdik ettirme (defter-beyan sistemine kaydolma) ve
tutma ile belge düzenleme zorunlulukları bulunmamaktadır.