Mal bildirimi ve 6736 sayili Kanun
DÜNYA GAZETESI 20.10.2016
Kamu borçlarini süresinde ödemeyenler
hakkindaki cebri takip, 6183 sayili Amme Alacaklarinin Tahsil Usulü Hakkinda
Kanun’a göre yapilmaktadir ve kamu alacaklisi kurumun borçluyu bu kanuna göre
takibi, kural olarak ödeme emrinin tanzim ve tebligi ile baslar. Ödeme emri
tebliginin borçluya yükledigi en önemli görev veya yük, hiç süphesiz borcu 7
gün içinde ödemektir. Ancak borcun 7 gün içinde ödenmeyecek olmasi halinde,
borçlunun mal bildiriminde bulunmasi gerekmektedir.
6183 sayili Kanun’un 59’uncu maddesine
göre mal bildirimi; “kamu borçlusunun, kamu alacagini karsilayacak miktarda,
gerek kendi elindeki, gerekse üçüncü sahislar elindeki tasinir ve tasinmaz
mallari ile alacak ve haklarinin; nev’ini, mahiyetini ve miktarini veya mali
olmadigini ve yasayis tarzina göre geçim kaynaklari ile buna nazaran borcunu ne
sekilde ödeyebilecegini tahsil dairesine yazili veya sözlü olarak beyan
etmesidir.”
Mal bildirimi ile kamu görevlileri ve
kamusal islerde çalisanlarin belli araliklara ve/veya belli kosullarda yapmak
zorunda olduklari mal beyani (servet beyani) ile karistirilmamasi gerekir. Mal
beyaninda tüm mal, hak ve alacaklarin beyani zorunlulugu söz konusu iken, mal
bildiriminde asil olan borcu karsilayacak miktarda mal bildiriminde
bulunmaktir. Borç miktarini asan malvarliginin bildirilmesi zorunlu ve gerekli
degildir. Haczedilebilir mali olmayan borçlularin haczedilebilecek nitelikte
mallari olmadigini bildirmeleri de mal bildirimi hükmündedir.
Mal bildiriminde borçlu malin degerini
de göstermekle birlikte, bildirilen malin borcu karsilayip karsilayamayacaginin
takdiri alacakli kamu idaresine aittir. Alacakli kamu idaresince, beyan olunan
mallarin borcu karsilayamayacagina veya haciz ve satisinin çok güç olacagina
kanaat getirilmesi halinde, borçludan ek bildirimde bulunmasi istenebilir.
Borçlunun mal bildiriminde bulunmus olmasi, alacagin mutlaka beyan olunanlardan
tahsil edilecegi anlamina gelmemektedir. Alacakli idare, mal bildirimi disinda
kendisi tarafindan tespit edilen mallari da, mal bildirimindeki mallarla
birlikte veya onlara tercihan haczedebilir.
Maliye Bakanligi A/1 sayili Tahsilat
Genel Tebligi’nde, 59 uncu maddede yer alan borçlunun “her türlü gelirlerini”
ve “yasayis tarzina göre geçim kaynaklarini” ve “buna nazaran borcunu ne
suretle ödeyebilecegini” bildirme yükümlülügünün, borca yetecek kadar mal
bildiriminde bulunmayanlari kapsadigini, borcuna yetecek kadar mal bildiriminde
bulunan borçlularin, bu hususlari da ayrica bildirme zorunluluklarinin
olmadigini açiklamistir.
Ancak kanunun 114. maddesinde, mal
bildiriminde mali olmadigi yönünde bildirimde bulunanlara ayrica son
adreslerini, varsa devamli mükellefiyetlerinin bulundugu dairelerin listesini,
nüfus suretlerini verme yükümlülügü getirilmistir.
Kamu borçlusunun bir tüzel kisi olmasi halinde, mal bildiriminde bulunma
yükümlülügü kanuni temsilcisine aittir.
Kamu borçlusunun ödeme emri ile
istenen alacaga karsi dava açmasi halinde mal bildiriminde bulunma süresi,
Vergi Mahkemesi’nin kararinin tebligine kadar uzamaktadir. Dava kamu alacaginin
bir kismi için açilmissa, süre sadece dava konusu yapilan kisim için uzar.
Mahkeme kararinin davanin reddi yönünde olmasi halinde (kismen reddi yönünde
olmasi halinde reddedilen kisim için) borçlunun ayrica bir bildirimi
beklemeksizin ret kararinin kendisine teblig tarihinden itibaren 7 gün içinde
ret olunan tutar kadar mal bildiriminde bulunmasi gerekmektedir.
Öte yandan davanin yürütmeyi
durdurmadigi hallerde, örnegin ihtirazi kayda dayanilarak açilan davalarda,
yürütmenin durdurulmasi karari verilmedigi müddetçe takip islemleri
süreceginden, ödeme emri tebligi halinde yine mal bildiriminde bulunma
zorunlulugu söz konusu olacaktir. Buna karsilik ihtiyati haciz yolu ile borcu
karsilayacak degerde mal haczi yapilmis olmasi halinde, borçlunun dava
sonucunda ayrica mal bildiriminde bulunmasina gerek bulunmamaktadir.
Ödeme emrine karsi mal bildiriminde
bulunulmamasi (md. 60) veya gerçege aykiri bildirimde bulunulmasi (md. 111)
yahut yetersiz mal bildiriminde bulunanlarin yasayis tarzlarinin mal bildirimi
ile uyumlu olmamasi (md. 111) veyahut yeterli mal bildiriminde bulunmayanlarin
sonradan edindikleri mal ve gelir kaynaklarini bildirmemeleri (md.112) mali
olmadigini bildirenlerce 114. maddede yazili ek bilgilerin verilmemesi filleri
için hürriyeti baglayici ceza öngörülmüstür.
Kendisine ödeme emri teblig edilmis
bulunanlarin 6736 sayili Vergi Affi öngören sanundan yararlanmalari da söz
konusu olabilir. Bu konuda idareye müracaat süresi bilindigi gibi 31.10.2016
günü dolmaktadir. Kendisine ödeme emri teblig edilenlerin bu tarihe kadar
yapilandirma talebinde bulunarak borçlarini taksitle ödeme yoluna gitmeleri
mümkündür ve borcun yapilandirilmasi, cebri takibi durdurucu nitelikte bir
idari islemdir. Bu sebeple kendisine ödeme emri teblig edilenlere, bu tarihe
kadar mal bildiriminde bulunma yükümlülügü getirilemez. Yine bu tarihe kadar
mal bildiriminde bulunmama halinde kanaatimizce mal bildiriminde bulunmamaya
iliskin yaptirimlar uygulanamaz.
Bu arada bir haksiz uygulamaya da
deginelim. Idare, ödeme emrine baglanmis borçlari kesinlesmis borçlar
kapsaminda yapilandirmaktadir. Kanaatimizce burada davanin konusuna göre
ihtilafli borçlar kapsaminda konunun degerlendirilmesini gerektiren pek çok
durum söz konusu olabilmektedir. Örnegin idarece tarh isleminin usulüne uygun
teblig edilmedigi veya ilanen tebligin kosullarinin olusmadigi veya “ödedim”
savunmasina bagli olarak ödeme emrine karsi açilmis davalara konu ödeme
emirlerini, ihtilafli borçlar kapsaminda degerlendirerek yapilandirmak
gerekmektedir. Idarenin bu konudaki yaklasimini gözden geçirmesinde yarar
vardir.